Gece Yeme Bozukluğu

Gece Yeme Bozukluğu

Gece yeme bozukluğu, kilo vermeye dirençli obezite hastalarında, sabahları iştahsızlık,

akşamları ise hiperfaji (aşırı yeme eğilimi) ve uykusuzlukla karakterize edilmiş bir bozukluktur.

İlk olarak obez bireylerde tanımlanmış olsa da yapılan çalışmalar sonucunda yalnızca obez bireylerde görülmediği, erişkin popülasyonda, diyabetli bireylerde, çocuklarda ve psikiyatrik hastalarda da ciddi bir prevalansa sahip olduğu belirtilmiştir. Uykusuzluk, depresyon, obezite ve diyabet gibi birçok faktörle ilişkili olduğu yapılan çalışmalarla belirtilmiştir.

Yeme davranış bozukluklarından biri olan gece yeme sendromu (GYS) ise ilk olarak 1955 yılında Stunkard ve ark. tarafından sabah yemek yeme ihtiyacı duymama, akşam yemeğinden sonra fazla yemek yeme ve uyku bozukluğu ile karakterize bir bozukluk olarak tanımlanmıştır. GYS yeme bozukluğu, uyku bozukluğu ve duygu durum bozukluğunun bir birleşimi olarak kavramsallaştırılmıştır.

Gece yeme sendromunun obezitenin nedeni mi, yoksa sonucu mu olduğu bilgisi henüz netlik kazanmamış olmakla birlikte, genel olarak GYS’nin obeziteye neden olduğu düşünülmektedir.  Ayrıca GYS’nin diyabet, uyku sorunları, psikiyatrik hastalıklar ve diğer yeme bozukluklardan etkilendiği, ayrıca bu etmenlerin ortaya çıkmasında etkili olduğu belirtilmiştir. Sabah kahvaltının yapılmaması veya kahvaltıda çok az yeme, akşamları ise  artmış iştah, günlük alınan enerjinin en az %25’inin akşam yemeğinden sonra alınması ve buna ek olarak haftada 3 veya daha fazla kez uykusuzluğun olması GYS’nin tanı kriterleri arasındadır.

Sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazandırılması GYS’ye yön vermesi açısından oldukça önemlidir. Bu  nedenle süreç mutlaka bir beslenme uzmanı tarafından planlanmalıdır. 

Gece  yemek yeme ile ilgili davranışsal bir çalışmada, akşam öğünü sonrasındaki dönemde alınan  besinlerin karbonhidrat içeriğinin (%70), gün içerisinde alınan besinlerin karbonhidrat içeriğinden (%47) anlamlı olarak fazla olduğu bulunmuş, diğer bir çalışmada ise pek çok  besin seçeneği sunulmasına karşın en yaygın besin seçimlerinin ekmekler, sandviçler ve şekerlemeler olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle tedavi sürecinde besin tüketim kaydı tutarak hastanın kendi kendini izlemesini sağlamak ve bireye özgü planlanmış bir beslenme programı uygulamak oldukça önemlidir.

Night Eating Syndrome in Major Depression and Anxiety Disorders, Kucukgoncu, 2014: 368-375

Stunkard AJ, Grace WJ, Wolff HG. The nighteating syndrome: a pattern of food intake

among certain obese patients. Am J Med 1955; 19:78–86.

Dağ  B, Bakır  B. Gece yeme  bozuklukları. DBHAD. 2017;10:32-47

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR